LNG'ye gitmek ya da gitmemek işte asıl soru bu

TUI Cruises'un en yeni gemisi MEIN SCHIFF 1'in isim verme töreni, 11 Mayıs'ta Hamburg'un yıllık liman yıldönümü kutlamaları sırasında gerçekleşti. Finlandiya'daki Meyer Turku Tersanesi'nde inşa edilen TUI Cruises filosunun son üyesi 316 metre uzunluğunda, önceki dört TUI yolcu gemisinden 20 metre daha uzun ve bir güverte daha yüksek ve 2.894 yolcu kapasitesine sahip. Geminin emisyonlarından kaynaklanan kirleticiler, hibrit bir yıkayıcı ve katalitik konvertörler ile azaltılmaktadır. Partikül emisyonları gemicilik sektöründe giderek daha tartışmalı bir konu haline gelirken, TUI Cruises LNG ile çalışan bir yolcu gemisi sipariş etmeme kararı nedeniyle eleştiriliyor.

Bu yıl içinde Aida Cruises LNG ile çalışan ilk kruvaziyer gemisini işletmeye başlayacak ve diğer kruvaziyer operatörleri de şimdiden LNG gemileri sipariş etmiş durumda. Peki TUI Cruises neden çevreye sıvılaştırılmış doğal gazdan (LNG) daha zararlı olan gemi dizelinde kalmayı tercih etti? TUI Cruises'un Çevre Müdürü Lucienne Damm, yakın zamanda verdiği bir röportajda bunun iki nedeni olduğunu söyledi: birincisi, denizcilik şirketi mevcut atık gaz arıtma sisteminin teknik açıdan olağanüstü olduğunu düşünüyor; ikincisi ise, altı yeni inşa gemiden oluşan bir filoda LNG ile çalışan bir gemi işletmek operasyonel ve lojistik açıdan mantıklı değil. Her uğrak limanından LNG tanklama izni almak ve gerekli LNG altyapısını (örneğin tedarikçi sözleşmeleri) kurmak tek bir gemi için ekonomik açıdan uygulanabilir bir çözüm değildir. Lucienne Damm, yeni geminin desülfürizasyon sisteminin partikül emisyonlarını %60'a kadar düşürdüğünü ve ayrıca mikropartikül emisyonlarını da önemli ölçüde azalttığını belirtti.

Almanya'daki Nabu gibi çevre örgütleri (Lucienne'in daha önce çalıştığı yer) sık sık yolcu gemilerine kurum partikül filtreleri yerleştirilmesi çağrısında bulunmuştur. Lucienne'in bu talebe yanıtı, TUI Cruises'un tersanelerden ve ekipman üreticilerinden bu tür bir araştırma ve geliştirme yapmalarını defalarca talep etmesine rağmen, yolcu gemileri için henüz bir prototipin bile geliştirilmemiş olmasıdır.

Başka bir deyişle, nüfus merkezlerine diğer birçok gemi türünden daha yakın limanlara yanaşan kruvaziyer gemilerinden kaynaklanan partikül emisyonları gibi kritik bir konuda çok az ilerleme kaydedilmiş gibi görünmektedir. Kruvaziyer gemilerinin en sık uğradığı limanlarda LNG tanklama tesisleri evrensel olarak mevcut olmadığı sürece, bu özel tahrik biçiminin kruvaziyer gemiciliğinde kritik bir kitleye ulaşması pek olası görünmemektedir.